YERGİ KÖŞESİ


ACROSS THE UNIVERSE

Filmimiz 1968 ABD'sinde geçiyor. Vietnam savaşı, 68 öğrenci ve halk hareketleri, hippi-yuppi saflaşması gibi dönemin toplumsal olaylarına dokunduran film aslında Beatles şarkılarının yeniden yorumlanmasıyla önümüze sunulan güzide bir müzikal diyebiliriz. Holivud'un olmassa olmazı "AŞK" teması üzerine oturan film birbirini seven ama çeşitli sebeplerden dolayı bir türlü kavuşamayan kahramanlarımızın, yer yer yürekleri ısıtan, bazen ise duygulandıran hikayelerini anlatıyor… 

Ben filmi bütünlük olarak pek beğenmediğimi ima ederek işe başlamış olsam da, şarkıların yeniden yorumlanması konusunda gayet güzel bir iş çıkarılmış ortaya (Gerçi filmin elle tutulur tek tarafı da bu aslını isterseniz) … 

Eeee beğenmedik meğenmedik de nedir bu filmi bu kadar kötü yapan şeyler? Öncelikle bu seyirciye aktarılmak istenen her düşüncenin "tatlı bir aşk hikayesi" altında verilerek meşrulaştırılma çabası bırakın Holivud'u, dünya sinemasının bütünü açısından klişe haline geleli bir 20 sene oldu herhalde. Orjinal şeylerle gelin artık karşımıza adamım! Bunun yanında koskoca 68 hareketi eli kanlı bir maceracının arkasına dizilmiş bir grup iyi niyetli, pasifist gençten ibaretmiş gibi sunuluyor önümüze. 68 ABD'sinin geçekten eleştirilmesi gereken durumlarından biri olan yaygın uyuşturucu kültürü ise renklendirilmiş sahneler ve bir yandan aşk yaşayan baş rol kahramanlarımızın kendinden geçmiş mutluluğuyla ballandıra ballandıra anlatılıyor. 

Kapitalizmin yoz kültürünü güzellemek için Beatles teması seçilmiş olması çok başarılı bir tercih bence. Lennon - Mccartney arasındaki rasyonel - metafizik kutuplaşma, grubu bu iş için biçilmiş kaftan haline getirmiş. Bestelerine filmde yer verilmiş olsa da Con amcanın felsefi ve siyasi duruşunun esamesi okunmuyor doğal olarak. Filmin adını "Let it be" olarak değiştirseler çok da oturaklı olurmuş aslında… 

Kapanış tahmin edilebildiği gibi Amerikan polisinin, gösterici öğrencileri dövüp içeri almasının akabinde (aman diyim savaş karşıtlığına falan kalkışmayın kafanız kırılır!) kaos atmosferinin dağılıp her şeyin "normale" dönmesiyle son buluyor ve yönetmenimiz son vuruşu yapıyor "All you need is love". Paramız olmayabilir, şerefimizle geçinemiyoruzdur belki, e hadi doğa da mahvolsun, tamam savaşırız da devletimiz için, lan ne giyeceğimize de siz karar verin, zaati aşk bize yeter! 

Yemezler sayın hocam, YEMEZLER!




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder