21 Temmuz 2012 Cumartesi

ÖĞRETMEN OLMAK YA DA OLAMAMAK

Mili Eğitim Bakanlığının 2012 yılında 40.000 öğretmen atanacağını duyurması, ataması yapılmayan öğretmenlerin beklentilerini karşılamamış görünüyor. Bunun sebebi ise geçtiğimiz yıllarda verilen sözlerin yerine getirilmemiş olması. Hatırlarsanız; 2011 yılında 55.000 öğretmen ataması yapılacağına dair söz verilmişti. Bu gün baktığımızda ise; yapılan atamaların sayısı, vaat edilen rakamın yarısı bile değil. 

Kamuda ciddi bir öğretmen açığı sorununun olduğu MEB tarafından da kabul edilmiş olmasına rağmen; bu sorunu ortadan kaldırmaya yönelik bir adım atılmıyor. Resmi rakamlara göre Türkiye’de 140.000 öğretmen açığı var ve bu açığın, hükümetin yaptığı 10.000 atamayla kapanması mümkün değil. Kaldı ki; Türkiye’de mezun olmuş 400.000 öğretmen var ve bunlara her gün yenileri ekleniyor, yeni eğitim fakülteleri açılıyor, var olan eğitim fakültelerinde kontenjanlar arttırılıyor. Böylelikle mezun olup işsiz kalacak öğretmenlerin sayısı da günden güne artıyor. Bütün bunları göz önüne aldığımızda, aslında MEB’in bir eğitim politikasının olmadığını da anlıyoruz. Eğitim fakültelerinden mezun olanların sayısı sürekli artarken, öğretmen atamaları hiç artmıyor ve öğretmen açığı da günden güne büyüyor. 

Kadrolu olarak atanmayan ve çalışmak zorunda olan öğretmenler ise, ücretli öğretmenlik yaparak yaşamını devam ettirmeye çalışıyor. 600-700 lira maaş karşılığında sabahtan akşama kadar çalıştırılan ücretli öğretmenlerin primleri ise çalıştıkları gün sayısının yarısı hesaplanarak yatırılıyor. Ücretli öğretmenlerin güvencesiz çalıştırılması ve ağır bir iş yükü altına sokulmasının yanı sıra, ücretli öğretmen seçiminde gerçekleştirilen uygulamalar; eğitim ortamının niteliksiz bir hale gelmesini beraberinde getiriyor. Çünkü ücretli öğretmenler, eğitim fakültesi mezunlarından seçilmiyor. Bölüm mezunları ve iki yıllık mezunları öğretmenlik yapabiliyor. Örneğin; iktisat mezunu ve ya iki yıllık ön lisans mezunu, matematik öğretmeni olabiliyor. Ücretli öğretmen olabilmek için okul müdürlüklerine başvuruda bulunuyorsunuz. Okul müdürü de il veya ilçe milli eğitim müdürlüklerinden izin alarak sizi işe alıyor. Bu sayede milli eğitim müdürlüklerinde tanıdığı olan lise mezunları bile ücretli öğretmen olabiliyor. 

Ücretli öğretmenlerin durumu böyleyken; 24 Kasım Öğretmenler Günü’ nde mili eğitim bakanlığından, ücretli öğretmenliğin kaldırılacağına dair açıklama yapıldı.Bu uygulamanın ne sonuçlar doğuracağı net olarak bilinmiyor. Şu an Türkiye’de 60.000 ücretli öğretmen bulunmakta ve eğer ücretli öğretmenlik kaldırılırsa bu kişiler işsiz kalabilir. Bu uygulamanın kaldırılması sonucu ortaya çıkacak öğretmen açığının, işsiz kalanların yerine yeni kadrolu öğretmen atanarak mı yoksa başka yöntemlerle mi kapatılacağını kestirmek pek mümkün görünmüyor.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder